TEKSTİLDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ

İş sağlığı ve güvenliği
Tarafından | 16 Mayıs 2016

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ NEDİR

İnsanoğlunun varoluşundan bu yana süregelen giyinme ihtiyacının doğurduğu tekstil sektöründe her geçen gün bir takım teknolojik yenilikler ve metotlar ortaya çıkmakta, daha yüksek üretim hızlarına ulaşılmakta ve dolayısıyla rekabet hızla artmaktadır.

Türkiye tekstil ve hazır giyim sektörü 1950’lerden itibaren istihdamın lokomotifi konumundadır. Sektör istihdamı, toplam istihdamda %13.6, toplam imalat sanayi istihdamı içinde %23.9’luk bir paya sahiptir. Sektörün istihdam açısından önemli bir özelliği, özellikle kadın iş gücüne iş olanağı sağlamasıdır. Değişen talepler doğrultusunda esnek üretim olanağının en fazla olduğu alanlardan biri olarak bu sektör, 1980’lerden itibaren esnek üretim tarzına uygun olarak uluslararası yaygın bir üretim ağına sahiptir. Büyük tekstil ve hazır giyim şirketleri, merkezinde nitelikli çekirdek iş gücünü koruyarak, daha az nitelikli çevre iş gücü ihtiyacını da, gerek iç piyasadaki diğer küçük firmalardan gerekse işgücünün ucuz olduğu ülkelerdeki daha küçük şirketlere fason iş vererek sağlamaktadır. Bu şekilde, değişen talebe göre çok sayıda firma, üretim ağlarına dahil olmaktadır.

1980’li yıllardan itibaren yaşanan ekonomik değişimle birlikte, Türkiye’deki tekstil sektörü giderek küresel tekstil ve konfeksiyon üretim ağının önemli bir parçası olmuş ve buna bağlı olarak üretim önemli ölçüde artmıştır. Ancak 1990’lı yıllardan sonra, özellikle 1996 yılında imzalanan Gümrük Birliği anlaşmasıyla yavaş yavaş sıkıntıya girmeye başlayan Tekstil Sektörü, 2005’te Çin üzerindeki kotaların kaldırılmasıyla küresel rekabetin baskısı altına girmiştir
Türkiye’deki tekstil sektörünün ihracat içerisindeki payı son yıllarda azalma eğilimindedir. Yıllardır en fazla ihracat oranlarına sahip sektör, Türkiye İhracatçılar

Meclisinin (TİM) açıkladığı Kasım 2008 verilerine göre otomotivin ardından ikinci sıraya gerilemiştir. Tekstil sektöründeki bu yoğun rekabet ve çalışma ortamı aynı zamanda beraberinde iş kazalarını ve meslek hastalıklarını da beraberinde getirmektedir. Ülkemizde her yıl yaklaşık olarak ortalama 70.000 iş kazası meydana gelmekte ve 1000 işçi bu kazalarda vefat etmektedir.

SGK istatistiklerine göre;

  • 2007 yılında meydana gelen 80.602 iş kazasının 5639’ u,
  • 2008 yılında meydana gelen 69.322 iş kazasının 3641’ i,
  • 2009 yılında meydana gelen 60.545 iş kazasının 3771’ i tekstil sektöründe meydana gelmiştir.

Bu kazalar sonucunda 2007 yılında 20, 2008 yılında 9, 2009 yılında 12 işçi vefat etmiştir. Bu istatistiki bilgiler doğrultusunda tekstil sektörü SGK tarafından sınıflandırılan 81 sektör arasında hem meydana gelen iş kazası sayısı hem de ölümlü iş kazası sayısı bakımından Metal-İnşaat-Madencilik sektörlerinde sonra 4. sırada yer almaktadır. 2 Yukarıdaki istatistiklerden anlaşılacağı üzere ülkemizdeki en yaygın ve büyük sektörlerden biri olan tekstil sektörü iş sağlığı ve güvenliği açısından riskli bir sektör olması, bu risklerin incelenmesi ve çözüm yollarının sunulabilmesi amacıyla Tekstil Sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliği Konusu İş Müfettiş Yardımcılığı Etüd Konusu olarak seçilmiştir.

Etüd Hazırlanması kapsamında ilk önce kaynak taraması yapılmış, tekstil sektörünün daha çok riskli çalışmalar içeren çırçırlama-iplik üretimi-kumaş üretimi-terbiye bölümlerinde iş sağlığı ve güvenliği ile alakalı herhangi bir Tükçe kaynak bulunamamıştır. Sadece daha az risk içeren konfeksiyon bölümü için hazırlanmış tezler ve çalışmalar bulunmaktadır. Bu etüd konusu kapsamında ilk önce tekstil sektörü ve kullanılan makinalar ana hatlarıyla tanıtılmış, daha sonra iş kazasına ve meslek hastalığına sebep olabilecek tehlike kaynakları ile sektörde kullanılan kimyasallar ve riskleri hakkında bilgiler verilmiştir.

TEKSTİL SEKTÖRÜNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ

Giriş bölümünde de belirtildiği üzere tekstil sektörü iş sağlığı ve güvenliği açısından oldukça riskli bir sektördür. Sektör içerisinde de iplik-dokuma-örme-terbiye işletmeleri konfeksiyon işletmelerine göre nazaran daha fazla risklidir. Genel olarak bu bölümlerin iş sağlığı ve güvenliği yönünden özelliklerinden bahsetmek gerekirse;

İplikDokumaÖrme İşletmeleri :

  1. Yüksek gürültülü vardır ve genelde 3 vardiya olarak çalışılır.
  2. Makine ağırlıklıdır ve diğer işletmelere göre daha büyük makineler vardır.
  3. Diğer işletmelere göre tozlardan kaynaklı riskler daha fazladır.
  4. Tehlikeli kimyasal madde kullanımı çok azdır. Kimyasallardan kaynaklı riskler azdır.
  5. Hammadde olarak elyafların kolayca tutuşabilmesinden dolayı yangın riski çok daha fazladır.
  6. Teknolojik gereklerden dolayı termal konfor şartları kötüdür. Özellikle pamuk ile yapılan çalışmalarda ortamda yüksek nem ve sıcaklık bulunmak zorundadır.

Terbiye İşletmeleri:

  1. Makine ve kimya sektörlerinin bir karışımı olarak düşünebilir. Boyama makineleri ve kimyasal maddeler kullanılarak işlemler gerçekleştirildiğinden kimyasallardan kaynaklı tehlikeler daha fazladır.
  2. Genelde 3 vardiya olarak çalışılır. Genel olarak gürültü ve toz kaynaklı tehlikeler azdır.

Konfeksiyon İşletmeleri:

  1. Emek yoğun bir bölümdür. Diğer işletmelere göre daha çok işçi çalışmaktadır.
  2. Kadın işçi istihdamı yoğundur. Genellikle çalışanların yarıdan fazlası bayandır.
  3. Yatırım maliyetleri diğer bölümlere göre düşüktür, kolay ve kısa sürede kurulurlar.
  4. Çok işçi çalışması ve sürekli olarak benzer hareketlerin tekrar edilmesinden dolayı ergonomik olmayan durumlardan kaynaklanan riskler çok daha fazladır.
  5. Genel olarak çalışma saatleri daha uzundur ve vardiyalı olarak çalışılmaz, işlerin yoğun olduğu dönemlerde mesaiye kalınması yaygındır. Çalışma saatleri uzundur.
  6. Gürültü ve toz kaynaklı tehlikeler çok azdır. (Silikozis hastalığı hariç tutulmuş olup çalışmanın diğer bölümlerinde bahsedilmiştir.)
  7. Kayıtdışı (sigortasız ) işçi çalıştırılması sık karşılaşılan bir sorundur.

Yukarıda bölümlere ayrılarak iş sağlığı ve güvenliği yönünden genel özelliklerinden bahsedilen tekstil sektöründe yaşanan iş kazalarına sebep olan riskler aşağıdaki sıralanmış ilerleyen bölümlerde de ayrı ayrı detaylı olarak açıklanmıştır.

  1. Hareketli aksamlardan kaynaklanan riskler
  2. Yangın
  3. Gürültü
  4. Tozla İlgili Meslek Hastalıkları
  5. Tehlikeli Kimyasallardan Kaynaklanan riskler
  6. İş Ekipmanlarından Kaynaklanan Riskler
  7. Ergonomik Olmayan Çalışma Şekillerinden Kaynaklanan Riskler

Ayrıca Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliğinde geçen “Çırçır fabrikalarındaki işler; Pamuk, keten, yün ipek ve benzerleriyle bunların döküntülerinin hallaç haşıl, tarak, presleme ve kolalama işleri, Her türlü ilkel ve mamul maddelerin temizlenmesi, boyanması, gazlanması, ağartılması, basılması ve hazır hale getirilmesi işleri. ” ibaresi gereğince iş akışına göre

Ağır ve Tehlikeli İşler kapsamına giren girmeyen bölümler tablo halinde gösterilmiştir.

Tablo 1: Tekstil Sektöründe ağır ve tehlikeli işler kapsamına giren-girmeyen bölümler.

İŞLEM BİRİM

AĞIR VE TEHLİKELİ İŞLER KAPMASINA

Çırçırlama Girer
Harman-Hallaç Dairesi Girer
Tarak Dairesi Girer
Fitil-Vater Bobinleme Girmez
Haşıllama Girer
Taharlama ve Dokuma Örgü Girmez
Ön Terbiye Boyama Baskı Girer
Konfeksiyon Girmez

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir