Çin’de İpek Böceğinin Keşfi ve Anadolu’ya Gelişi
İpek böceğinin keşfinin İÖ. 2.600 yıllarında Çin İmparatorluğu Hoangiti zamanında, saray bahçesinde yaprak yerken görülen tırtılların incelenmesi ile gerçekleştiği çeşitli kaynaklarda belirtilmiştir.
Kozacılık ise Çinlilerin gizli bir sanatı olarak yüzyıllarca kalmıştır. Çin için çok önemli bir zenginlik kaynağı olan ipekçilik sanatının dışarı çıkmasını önlemek için ölüm cezaları getirilmiştir. Çinlilerin bu ulusal sanatını dünyaya Türklerin yaydığı söylenir. İS. 149 yılında Türkistan’ın Hotan Eyaleti Hakanı bir Çin prensesi ile evlenmiştir. Prensesin gerek ihtişamını sürdürmek gerekse eşine bir düğün armağanı vermek üzere saçlarının arasında ipekböceği tohumlarını Çin’in dışına çıkarıp Hotan’a getirdiği söylenmiştir.
552 yılında Bizans İmparatoru Justinien zamanında ise Türkistan’a gönderilen iki rakip, kozacılığı öğrendikten sonra ipek kozalarını bastonları içindeki özel bölmelerde saklayarak ipek böceğini Anadolu’ya taşımışlardır. Bir başka söylentiye göre ise Türk hakanı Tuman’ın Bursa’ya gönderdiği 400 koza ustasının sayesinde ipek böceği Anadolu’ya yayılmıştır.
Anadolu’nun ve Avrupa’nın en önemli ipek üretim merkezi Bursa olup ipek deyince insanın aklına hemen Bursa geliyordu. 1330’lu yıllarda Bursa’ya gelen İbni Batuta, Bursa’da ipekli dokumaların varlığından söz etmektedir. 1501 yılında Bursa’ya gelen Floransalı Maringhi ise Bursa kumaşlarının Çin’de bile bulunmadığını yazmaktadır. Arşiv belgelerine göre ise Bursa kumaşları, sadece Osmanlı padişahlarını değil birçok Avrupa kralını bile giydirmiştir.3000 yıldır Çin’in tekelinde olan doğal ipek bugün de büyük ölçüde Çin’in elinde ancak Brezilya, Japonya, Hindistan, İran ve Türkiye gibi ülkeler de ipek böceği yetiştiriciliğiyle yakından ilgilenmektedir.