Hem doğal hem de sentetik lifler kullanılarak geotekstil ürünlerinin elde edilmesi mümkündür. Sentetik liflerin biyolojik olarak parçalanmamaları, kalıcı uygulamalarda tercih edilmelerinin başlıca sebebidir. Geotekstillerin üretiminde sentetik lif olarak daha çok; polipropilen, polietilen, polyester, poliamid ve polivinilklorür kullanılmaktadır.
En çok kullanılan iki sentetik lif, özellikle kimyasal dayanımları nedeniyle polipropilen ve polietilendir. Polipropilen lifleri aynı zamanda, düşük maliyet, düşük özgül ağırlıkları ve mukavemet özellikleri nedeniyle, en önemli hammadde niteliğini taşımaktadır. Yüksek mukavemet gerektiren ürünlerde, diğer sentetiklerin maliyetlerinin yüksek, ve bulunabilirliklerinin düşük olması nedeniyle genellikle polyester tercih edilmektedir. Geotekstillerin üretiminde doğal lifler de kullanılabilmekte olup, fonksiyonlarını sınırlı bir süre yerine getirmelerinin beklendiği uygulamalarda; keten, pamuk, jüt, sisal, abaka, kenaf vb. gibi doğal liflerin kullanımı tercih edilmektedir.
Ayrıca, hindistan cevizi liflerinin çürümeye, çamura ve neme dayanımı nedeniyle, bunlardan üretilen gözenekli nonwoven yüzeyler, toprak erozyonunu önlemek ve toprağın kondisyonlanmasını sağlamak amacıyla kullanılabilmektedir.
Geotekstiller, filtre edebilme, destek, kuvvetlendirme ve ayırma yeteneğine sahip malzemeler olup, bu işlevlerin kombinasyonları için kullanılmaktadırlar. Tüm teknik tekstil ürünleri ile karşılaştırıldığında geotekstillerin en fazla büyüme oranına sahip sınıf olduğu görülmektedir. Gelecekte bu büyümenin sanayileşmiş ülkelerde orta seviyelerde olacağı beklenirken, gelişmekte ve az gelişmiş ülkelerde büyüme potansiyelinin yüksek seviyelerde olacağı tahmin edilmektedir.
Geotekstillerin üretim tekniklerine göre sınıflandırımasında genel olarak iki ana sınıf vardır; bunlar dokunmuş ve dokunmamış (nonwoven) ürünlerdir. Bu gruplar da kendi aralarında üretildikleri ipliğin ve lifin türüne göre alt gruplara ayrılırlar. Dokunmuş tipleri, belirli bir geometrik yaklaşımla tek filamentli, çok filamentli, şerit esaslı, kesikli film tipi gibi ayırmak mümkünken, dokunmamış ürünler sınıflandırılırken liflerin bağlanma prosesleri esas alınarak, ısıl, kimyasal ya da mekanik birleştirmeli olarak ayrılırlar.
Dokunmamış (Nonwoven) Geotekstiller: Dokunmamış geotekstiller; ipliğe dönüştürülmemiş, çeşitli yöntemlerle birbirine tutturulmuş, doğal ya da sentetik, kesikli ya da sonsuz uzunlukta elyaflardan oluşurlar. Nonwoven ürünler, geotekstil uygulamalarının %80’ini oluşturmaktadır. Geotekstiller alanında nonwoven yapılar genellikle yol altlarında, yeraltı drenaj yüzeylerinde, nehir yataklarında, hava alanlarının ve atletizm sahalarının altında kullanılmaktadırlar.
Aynı zamanda kanalizasyonların alt yüzeyinde, toprak katmanlarının ayırımında, sürekli erozyon kontrolünde ve arazi doldurmada jeomembran kaplama maddesi olarak da işlev görmektedirler.
Dokunmuş (woven) Geotekstiller/Yüksek Mukavemetli Geotekstiller: Genellikle yüksek çekme mukavemeti istenildiğinde kullanılan dokunmuş geotekstiller, iki yönde kesintisiz iplik içermektedir. Bu bakımdan ipliğin tüm teknik avantajlarından yararlanılarak düşük uzamalarda yüksek mukavemetler elde edilir. Bu özellikler nedeniyle toprak destekleme faaliyetlerinde avantajlı durumdadırlar.