Nazar Boncuğu Nedir?
Ağırlıklı olarak mavi renkte olan nazar boncuğu ve insanı kötü gözlerden koruduğuna inanılan nazar boncuğu inancının temeli, Türk geleneklerinden kalmadır. Genelde nazar boncukları göz şeklinde olur. Göze aynı zamanda boncuk da denmektedir. Bu bağlamda bakıldığında kişinin dünyaya açılan penceresi gözdür ve göz her türlü, iyi ve kötü düşüncelerin ilk çıkış noktası olarak kabul edilir.
Bu yüzden bakışlardan, kötü gözlerden korunmak amacıyla emici özelliği olduğuna inanılan mavi renkli taşlar eskiden beri kullanıla gelmiştir. Son halini günümüzdeki çeşit çeşit nazar boncukları olarak almıştır. Şu an, gerek inanç, gerek gelenek, gerekse de süs eşyası olarak pek çok kişi nazar boncuğunu günlük yaşantısında çok sık kullandığı yerlerde bulundurmaktadır.
Nazar Boncuğunun Tarihçesi
Göz figürü; insanlık tarihi boyunca, her kültürde ve dinsel inançta, kötülükleri savan güçlü bir tılsım olarak kabul edilmiştir.
Bu figüre; Musevi, Hıristiyan ve İslam kültürlerinin yanı sıra Budist ve Hindu toplumlarda da rastlıyoruz. Bu ortak gelenek Anadolu’nun 3000 yıl öncesine dayanan cam sanatında yeni bir kimlik kazanır. Anadolulu bir cam ustası, göz figürünün gücünü ateşin gücüyle birleştirerek yepyeni bir tılsım yaratır.
O zamandan bu yana insanlar, kötülüklerden korunmak istedikleri her şeye, yeni doğmuş bebeklerden, bindikleri ata; hatta evlerinin kapılarına bile nazar boncuğu iliştirmiştir. Nazar Boncuğu geleneği Anadolu’da hâlâ yaşamaktadır. Sayıları giderek azalan nazar boncuğu ustalarının hünerli elleriyle biçimlendirdiği ışıltılı göz boncukları, Anadolu’dan dünyanın dört bucağına yayılmaktadır.
Çeşitli nesnelerin, olumlu ya da olumsuz bir güç ile yüklü olduğuna ilişkin inanç, insanın yeryüzündeki tarihiyle neredeyse eş zamanlıdır. Bu inanç; insanı, zararlı ve tehlikeli kabul edilen nesnelerden kaçınmaya ya da savunmaya yöneltir. Aynı yaklaşım biçimi, yararlı olarak kabul edilen nesnelerin de sağlık, mutluluk ve başarı için kullanılabileceği düşüncesini doğurmuştur.
Doğayı dolduran canlı ve cansız nesnelerin parlaklık, sağlamlık, kuvvet gibi çarpıcı nitelikleri karşısında kimi zaman şaşıran, kimi zaman da korkan ilkel insanlarda, felaketinin ya da mutluluğunun bunların içinde olduğuna inanarak her zaman için onlarla barışık olmayı ve onları kendi hizmetinde kullanmayı düşündürmüştür.
Nazar Köy
İzmir Kurudere’de (Nazar köy) bu işi bilen ustaları tarafından nazar boncukları yapılır. Köy halkının geçim kaynağı olarak hemen hemen bütün köy halkı boncuk üretimi ile uğraşmaktadır. Türkiye’nin her yerine, tek toplu olarak satışlar sadece bu köyde olup; yurt dışına da satışları olmaktadır. Köyün caddeleri, kapı numaraları, ağaçlar rengârenk nazar boncukları ile donatılarak nazardan korunma ve nazar boncuğunu simgeler durumdadır.
Atölyeler
Köyde evlerin alt katları ya da bahçelerinin bir köşesi atölye olarak kullanılmaktadır. Kış aylarında boncuk üretimi sürekli yapılmaktadır. Yaz aylarında havanın sıcaklığı ve köyde tarımcılıkta yapıldığından boncuk üretimine ara verilmektedir.
Ocağın Özellikleri
Genellikle yuvarlak ya da oval şekildeki boncuk ocakları (furun-fırın), İzmir Kurudere’de (Nazar köy) bu işi bilen ustalar tarafından yapılır. Ocağın duvarları, düzeltilmiş zemin üzerine 12 sıra ateş tuğlası, kil ve demir dökümünde kullanılan curuflar kullanılarak nal biçiminde örülür. Bu bölümün üzerinde yine ateş tuğlası ve diğer malzemeler yardımı ile eritme potası veya tava diye tabir edilen camların eridiği en az beş bölmeden oluşan odalar oluşturulur. Her odada ana malzeme olarak kullanılan mavi renkli camın eritildiği ana bölmenin yanında farklı renkte camların bulunduğu 2- 3 adet küçük bölme oluşturulur. Ocağın tamamı kil ile sıvanır. Her gün 800 – 1000 derecelik ısı ile çalışan ocaklar, en çok bir yıl dayanmaktadır.
Ocakta Bulunan Bölümler
Kapı (Cehennemlik): Ocağın istenilen sıcaklığa gelmesi amacıyla istenilen özelliklere sahip, çam odunu kullanılarak ocağın ateş yakılan bölümüne denir.
Tepe kapağı: Ocağın üstündeki yarım kubbe biçimli kısmına denir.
Pota (Pencere): Ocak içerisinde erimiş camın alınması için açılan deliğe denir. Bir ocakta üç ile beş arasında değişen Pota (pencere) bulunabilir. Ocaktan randımanlı verim almak için mutlaka beş adet bulunması esastır. Bu potaların her birinde farklı renk ve boncuk çeşidi çalışılmaktadır.
Kavara: İşlendikten sonra boncuğun soğumaya bırakıldığı bölüme denir.
Sındırgı demiri: Ocak üzerinde, ocağa yerleştirilmiş halde, pencere kenarında bulunur. Potalardaki erimiş camların ısısının dışarı çıkmasını engeller. Ayrıca ustalara gelen sıcaklığı da azalttığı için çalışma kolaylığı sağlamış olur.
Ocağın Yakılması
Ocağın yakılmasında özelliklerinden dolayı çam odunu kullanılmaktadır. Verimli boncuk yapılabilmesi için bir saat önceden yakılması, camların erimesi için de sıcaklığının 1000–1200 dereceye ulaşması gerekmektedir. Bu ısıya ulaştıktan sonra artık camlar ocağın potalarına atılarak eritilir.
Nazar Boncuğu Yapımında Kullanılan Araçlar
Nazar boncuğu yapımında; ocak, Medleke, asabe, kazaki, ray demiri, soğutma kapları, Boncuk kalıpları, boncuk tasları kullanılır.
Ocak: Camları eritmeye yarayan tuğla, sarı toprak ve döküm artığından yapılan yer fırınıdır.
Kazaki: Ocağın potasından (gözlerinden) erimiş camı çıkarmaya yarayan, yaklaşık 50 – 60 cm uzunluğunda, uç bölümü inceltilmiş demir alettir.
Asabe:Ana parçayı oluşturan camın sarıldığı ve cam eriğinin yapışmaması için üzerine özel bir toz sürülen çeşitli kalınlıklardaki çubuk
Medleke ( merteke ): Ray demiri üzerinde boncuğu düzleştirmeye ve biçimlendirmeye yarayan 30 – 40 cm uzunluğunda, 2-3 cm genişliğinde, çelikten yapılmış yassı demir araçtır. Büyük ve küçük boncuk yapmaya yarayan boyları vardır.
Merten: Biçimlendirilen boncuğa göz yerleştirmek ve şiş üzerindeki macuna şekilleri vermeye yarayan, “merdan” adı verilen, asabeden daha ince çelik çubuktur.
Ray demiri: Asabeyi döndürme işleminde ve yapılan ürünün tekniğe uygun olması için kullanılır.
Boncuk kalıpları: Boncukların boyutlarının eşit olması için metalden yapılmış el aletleri.
Soğutma kapları: Boncukları soğutmak için kullanılan su dolu kaptır.
Boncuk tasları: Boncukları kırılmasını önlemek amacıyla kullanılan bitkisel sepetler.
Nazar Boncuğu Yapımında Kullanılan Gereçler
Cam boncuklar; odun, kibrit, kristal cam boncuklar, renkli kum boncuklar, kırık cam parçaları, bakır oksit, kobalt, opal, keçek, kurşun, metal, çinko, boya kullanılarak üretilir.
Odun: Ocak yakmak için kullanılan çam odunu.
Kibrit: Bir ucu sürtünme sonucu yanabilecek bir maddeyle kaplı olan küçük tahta veya karton parçası.
Kristal Cam Boncuklar: Kendine özgü renkleri olan boncuklar (renksiz boncuklar renklendirilir).
Renkli kum boncuklar: Eritilerek istenilen renk ve şekil verilen boncuklar
Kırık cam parçaları: Kullanılmış cam parçalarının renkleri ayırılarak boncuk yapımında kullanılır.
Bakır oksit: Bakır oksit kırmızı (ithal) renk vererek cam işlemeciliğinde kullanılır.
Kobalt: Oksitten yapılan bir boyadır. Farklı renklerle karışmasında iyi sonuç veren gök mavisi rengindedir.
Opal: Opal, Silis grubundan inorganik madde. Silisin hidratlı ve jelâtinli bütün çeşitlerini kapsar.
Opal bir koloittir. Bileşiminde %3 ile %13 su bulunur. Görünümü yağsı veya camsıdır. Kırık yüzeyleri kavkıya benzer. Birçok çeşidi vardır. Bunlar arasında en tanınmışı asil opaldir. Çok güzel yanar döner parıltılar verdiğinden mücevhercilikte değerli taş olarak kullanılır. En güzel türleri Macaristan’da çıkarılır. Çok çeşitli ve parlak renklerde bulunduğu için alevli opal, pullu opal, şark opali gibi adlar alır. Meksika’da bulunan bir türü, ticarette ateş opali, ballı opal, alev opali adıyla bilinir. Kırmızı, turuncu ve bazen yeşilimsi sarı renkte olan bu opal, ateş kırmızısı tonlarında parıltılar yapar.
Diğer opal türleri şunlardır: Saydam, yanar döner olmayan ve yumrulu yapıda hiyalin; bileşimindeki hidrokarbonlar sebebiyle çeşitli renklerde bulunan çakmaktaşı; yumru veya kabuk şeklinde bulunan kaşolon; hidrofan, menilit, gayzerit veya gayzer silisleri vb.
Kurşun: Mavi-gümüş rengi karışımı bir elementtir.
Metal: Metaller birbirleriyle bileşik yapmaz. Ancak birbiri içinde eritilerek karıştırılabilirler ve alaşım oluştururlar.
Çinko: Mavimsi açık gri renkte, kırılgan bir metal. Elementlerin periyodik tablosunda geçiş elementleri grubunda yer alır. Düşük kaynama sıcaklığı dikkat çekicidir. Bu değer özellikle pirometalurjik metal üretiminde çok belirleyici bir etmendir. Dökülmüş halde sert ve kırılgandır. 120 °C de şekillendirilebilir.
Boyalar: Koruyucu bir film oluşturur ve boya içinde renk, örtme, kıvamlılık, yoğunluk, dayanıklılık gibi özellikler taşıyan pigment, katkı ve dolgu maddeleri ile diğer kimyasal maddeleri bir arada tutmaya yararlar. Bağlayıcılar boyalara önemli özellikler verdiklerinden kullanım yerlerine göre değişik bağlayıcı sistemleri kullanılmaktadır. Beyaz camları renklendirmede kullanılır.