KARADENİZ YÖRESİ GİYİM KUŞAM

geleneksel karadeniz kiyafetleri
Tarafından | 4 Mart 2020

TRABZON YÖRESİ GİYİM-KUŞAM

Türkiye’nin birçok yöresinde görülen bindallılar, cepkenler ve kadife entariler bu yörede de görülmektedir. Daha çok il merkezinde olmak üzere zenginler tarafından giyilen ipek ve kadife entariler yöreye has motiflerle süslenir. Ekonomik duruma göre altın, gümüş işlemeler göze çarpar.

Eskiden şehirlerde gündelik giysi olarak kadınlarda manusa denilen çizgili, pamuklu, fanusa denilen yünlü ve ipek kadife entariler giyilirdi. Tepelik ve oyalı yemeni başa bağlanırdı. Bu giysiyle sokağa çıkıldığında başa gelen kısma büzgülü ipek, pötükare çarşaf ve peçe takılırdı. Üç eteğin üstüne Musul çarşaf giyerler.

Kenarları 2-3 cm. genişliğinde altın gümüş telle şeritlenmiş, başa kordonla bağlanıp, ucuna altın gümüş toplar, nazar boncuğu yaşlılara felç vurmasın diye bir akik boncuk bulunan peçe ve kıl peçeler takılırdı.

Yatak giysisi olarak; beyaz patiskadan fistolu, kırmalı veya dantelli kurdelalarla süslü gecelik giyilirdi.

Hamam giysisi olarak; yaşa, mesleğe ve ekonomik duruma göre: Zenginler; altın sırmalı, gümüş telli havlular, üçgen biçimi yaşmaklar, gümüş tas, gümüş nalın, altın ve gümüş kakmalı fildişi taraklar kullanılırdı. Fakirler ise; baş tarafı işli ipekli havlular, yaşmaklar ceviz nalın, bakır taslar ve pamuk keten peştamallar kullanılırdı.

Sırmalı bohça içinde ikinci beyaz bohçaya sarılmış; gümüş telli sırmalı havlu, yaşmak, altın ve gümüş kakmalı fildişi tarak, gümüş tas, gümüş nalın, kese, sabunluk, hamamda üzerine oturmak için küçük bir halı ve işlenmiş örtü bulunur. Bunun yanında hamamda ipekli ve pamuklu peştamallar da kullanılırdı.

pestamallar

Çeşitli renklerde peştamallar

KADIN GİYİMİ

Tepelik, Kukul: Üç ve altı şakaklı altın veya siyah floştan yapılmış tepeliklerin düşmemesi için siyah kaytan üzerine altın dikilerek hazırlanmış, saç bağlarıyla başa bağlanan bir giysidir. Zengin kız ve kadınlarda altın tepeliğin ortası elmaslı, saç bağı altındır. Fakirlerde ise siyah filoştan yapılmış tepeliklerin alın kısmı tek sıra altın, gümüş veya çiçek desenlidir.

Çömber (Çomber): Yörede başörtü (tülbent), yemeni ve yazma olarak da bilinir. İnce ve seyrek dokunmuş, üzerine kalıpla basılmış, elle boyanmış yaprak ve çiçek motifleri bulunan, etrafı çeşitli renklerde ince boncuk, metalik beyaz pul ve iğne oyalarıyla süslü, başta siyah olmak üzere değişik renklerde olan bez bağlanır.

Yaşmak: Genelde yaşlıların soğuktan korunmak için genç kızlardaki tepeliğin yerine geçen; tülbenttin altına başı iyice saracak şekilde bağlanan ince beyaz bir örtüdür.

Yelek: Beyaz patiskadan yapılan yelek; yuvarlak yakalı, önden düğmeli, kolsuz ve bele pensle oturtularak giyilir. Beyaz ve krem rengi olan gömlek dokuma keten ve bürümcükten yapılmıştır.

İç Donu: Belde ön ve arka parçayı ayırmak üzere iki yırtmacı vardır. Ön arkaya, arka öne ince bir bağ ile bağlanır. Diz kapağı üstünde lastikle büzülüp, kenarı kırma, fisto ve dantellerle süslüdür.

Üç Etek:Bel kısmı lastikli ve büzgülüdür. Etek kısmı kırmalı, dantelli, fistolu ve kurdelalarla süslüdür.

İçlik – Gömlek:Ketenden el tezgahlarında örülür. El dikişi ile yanlara parça ve kol altına ek parça (kuş) koyulur. Ön kısmı robalı, işli, oyalı ve siyah düğmelidir. Hakim yakalı, uzun kollu veya kısa kolludur. Patiska, ipekli ve pamuklu kumaşlardan da yapılır. Başka bir içlik ise; siyah ipekli kumaştan önü ve omuzları robalıdır. Robalar mavi ve kırmızı işli, önü çiçek desenleriyle süslü ve diğer kenarları motiflerle işli bir çeşit gömlektir. Bunu yaşlılar pek giymez.

Entari (Endare):Fistan adıyla bilinir. Oldukça uzun ve bolca dikilmiş, diz kapağı altına kadar inen ve dizlerden fırfırlı bordo, yeşil, mavi, pembe ve kırmızı renklerden oluşan pazen, basma ve ipekli kumaşlardan dikilir. Öne peştamal bağlandığından öndeki pileler arkadakilerden oldukça azdır. Genelde yaşlılar tarafından giyilir. Genç kızların çeyizinde mutlaka bulunur. Sade işlemesiz olduğu gibi işlemeli olanı da vardır. Genç kızlar ve kadınlar bu fistanın üzerine yelek, kolçaklı işlik ve libadi denilen bir çeşit cepken giyerler. Özel günlerde elbisenin açık renkli ve parlak simli olanı giyilir.

Kolçaklı İşlik – Cepken: Maçka’da bu giysi parçasına isparel adı verilir. Gömleğin veya fistanın üzerine giyilen bir çeşit cepkendir. Çeşitli göz alıcı renklerden olan cepken uzun kollu, ön cephesi, omuzları, bilekleri ve dirsekleri genellikle siyah renkli manşetlidir. Manşetlerin üzeri çeşitli motiflerle süslüdür. Basma, pazen, dokuma keten ve kalın pamukludan yapılır. Yaşlı kadınlar, sade ve koyu renkli olanları tercih ederler. Buna libadi adı verilir. Kuşak ve peştemalin üzerine serbestçe bırakılır.

Yelek:Fistanın üstüne giyilir. Bazen cepken gibi kollu da yapılır. Kırmızı, siyah, bordo, yeşil renkleri esas olmak üzer çeşitli renklerde çiçek, yaprak v.b. desenleriyle süslü olur. Ön parçalar yuvarlatılmış şekildedir. Tam bele inmez, önde kendiliğinden kapanabileceği gibi gizli kanca veya uçkurla içten bele bağlanır. Çeşitli pamuklu bezlerden yapıldığı gibi en makbulü kadife olanıdır.

Etek:Diz altında kadar inen, uçları fırfırlı veya düzdür. Çiçekli bezlerden, pamuklu kumaşlardan ve çeşitli renklerde yapılır. Şalvarın üzerine giyilir.

Şalvar:Tonya’da don olarak bilinir. Dizin hemen altına kadar inen sade ve desenli ince çiçekli bezlerden dikilir. Genellikle kumaş olarak ipekli, basma ve divitin kullanılır.

Peştamal (Oğluk):Yomra’da “dolaylık” olarak bilinir. Köy kadınlarının entarilerinin üzerine, bellerine bağladıkları, genellikle beyaz, kırmızı, enlice çizgili veya kareli peştemaller bağlanır. Her gün iş içinde bulunan kadınların tarlada, mutfakta, yolda, pazarda belinde taşıdığı peştemali oldukça süslü bir giysi olması yanında kadınların çalışırken üst başlarını kirlenmekten koruyan iyi bir önlüktür.
Kuşak:Daha çok yüksek kesimlerde oturan kadınların bellerine sardıkları kalınca bir kuşaktır. Kuşak, sırtında yük taşıyan kadının belinin incinmemesi bakımından bir yastık görevi görür. Özel gün ve düğünlerde giyilen püsküllü ve desenli yün kuşaklara LAHORİ adı verilir. (Hindistan’ın Lahor kentinden gelirdi)
Çorap: Yün ve ince sağlam pamuk ipliğinden dokunmuş Fildegoz adı verilen değişik renklerde motiflerle süslü diz kapağının altına gelecek şekilde uzunca örülmüş çoraplar giyilir. Örgü desen ve motiflerine göre değişik adlar alırlar. Örneğin, erik yaprağı, burma, saç örgüsü, yıldız, çiçek ve muska gibi. Değişik renk ve motiflerde örülen bu çoraplara alaca çorap adı verilir.
Çarık: Ayakkabı olarak yörede inek derisinden yapılan çarık giyilir. Çarıkların uçları sivri, boğazları açıktır.
Kara Lastik: Trabzon lastiği adıyla bilinir. Kendinden topuklu, bir çok renk ve çeşidi bulunan lastik ayakkabı.
Potin: Onçları ayak bileğini geçen bağlı, düğmeli veya yandan lastikli ayakkabı, fotin.
Kaloş: Tabanının temiz kalması için eskiden potin üzerine giyilen, terlik ayakkabı.
Mes: Üzerine pabuç giyilen, kısa konçlu, hafif ve yumuşak ayakkabı.
Yemeni: Bir çeşit hafif ve kaba ayakkabı. Altı kösele olup değişik renkte deriden alçak topuklu olarak yapılmış ayakkabı giyilir.
Pabuç: Genç kız ve gelinlerin giymiş olduğu entari ve gelinliğin kumaşından sırma ile işli ayakkabı.
geleneksel kadin karadeniz kiyafetleri

TRABZON YÖRESİ KADIN TAKILARI

Elmas sürgülü kordonlar, elmas taşlarla süslü kapaklı yuvarlak saatler, altın zincirli ucunda yuvarlak saat şeklinde kapaklı, içine ayet konan nuska (muska) ön ve arka yüzü işlemeli kolye.

Siyah kadife veya zincirle takılan beş yüzlükler (beşi birlik) ortasında binlik altın bulunan kolyeler ve elmas gerdanlıklar. Altın gümüş hasır bilezikler ve kemerler. Kırma gümüş kemerler, elmas gül küpe ve yüzükler.

Bel Bağı: Yünden yapılır. Genelde kırmızı renk tercih edilir. Bele bağlanır. Bağ yandan aşağıya sarkıtılır. Günümüzdeki kemer yerine kullanılır. Amaç karın kaslarını sıkı tutmaktır.
Kaytan: Bele peştamal üzerine bağlanan, kaytan yünden el tezgahlarında dokuma 2-3 m. uzunluğunda çeşitli desenlerle süslü, uçları püsküllü ve boncukludur. Kaytan kundaklara ve beşiklere bağlanır. Çantalara, süslü torbalara, kuşakların kenarlarına ve şal peştamala bağ yapılır.

Kolon (Kolan):

  1. Yassı ve enlice bağ.
  2. Hayvanın semerini veya eyerini bağlamak için göğsünden asılarak sıkılan yassı kemer.
  3. Kimi şeylerin kenarına dikilen, enli ve kalın şerit veya yaylı oturakların altına çekilen kuşak. Kalın yünden dokunur. Kaytandan daha incedir.

Boncuk – Lira: Yörede liralarla birlikte boğaza at boncuğundan küçük, çeşitli göz alıcı rengarenk boncuklar bağlanır. Bu lira ve boncuklar renkli bezden yapılmış bir bağ ya da renkli bir kurdelayla dizilmiştir.
Muska – Hamail: Kadınların boğazına kadife kumaşlardan ellerinde yaptıkları muska ve hamail takarlar. İnce boncuklarla süslüdür. İçerisine çeşitli dua ve ayet koyulur.
Göğüsçek: Kutnu kumaştan yapılır. Kadınların evlendikten sonra çocukları olduktan sonra sütken yerine kullanılır. Yalnız göğüsçek fistanın üzerine takılır. Boyundan ve sırttan bağlanır.
geleneksel kemer

ERKEK GİYSİLERİ

Bugün bilinen medeni kıyafetler giyilir. Eski zamanlarda iç çamaşırı olarak; kısa ve uzun kollu keten gömlekler, iç donları (bele işli uçkurla bağlanır) güveyler, potur, şalvar ve mintan, başlarına fes, ayaklarına kloş potin giyerlerdi.
Camiye gidenler temiz giysi olarak beyaz renkte yapılmış şalvar (hasse ve kara astardan) kullanırlardı. Erkeklerin kullandığı şalvar ve zıpkalar artık tarihe karışmıştır. Eski örf ve adetleri yaşatmak isteyenler, bacakları sıkıca saracak şekilde dikilmiş kilot pantolon adı verilen giysileri zaman zaman giymektedirler.
Ayrıca soğuk havalarda yeleğin üzerine kollu siyah aba giyer. Omuzundan tüfeğini, göğsünden armalarını, belinden de silahını, yağdanlığını eksik etmezdi. Arazinin; dağlık, engebeli ve ormanlarla kaplı oluşu, dağınık yerleşim de göz önüne alınırsa halk; eşkıyaya ve soyguncuya karşı koymak için bu şekilde silah taşımak zorunda kalıyordu.
Erkek giysilerde siyah, lacivert renk kullanılmakla birlikte yöredeki el tezgahlarında dokunan koyu kahverengi şaldan giysiler yapıldığı da bilinmektedir. Erkek giysileri genel olarak; kabalak, yelek, aba, zıvka, mintan, çizme (sabuk), çarık, çapula, kuşak ve takılardan (kama, kemer, yağdanlık, kavlık, köstek) oluşur.

Bu genel bilgilerden sonra erkek halk giysilerinin elemanlarını ayrı ayrı ele alarak inceleyelim.

Kabalak – Başlık: Yörede kukul (kukuleta) olarak bilinir. 150-170 cm. uzunluğunda, 24 cm eninde siyah çuha, karamandula veya şayak kumaştan yapılmaktadır. Ortası başa yerleştirilecek şekilde dikilir. Başlığın tepesine bağlı püskülü vardır. Önde 6 cm. eninde, 20 cm. uzunluğunda kaytan işlemesi vardır. Arka tarafında 10 cm’lik bir yırtmaç vardır. Bu yırtmaç kabalağın iyi ve rahat bağlanması için yapılmıştır. Uzun kısımları uç kısmından içe doğru 30 cm. astarlıdır.
Fes: Köy ve şehirlerde giyilen orta kısmı içeri doğru büzgülü yün bir başlıktır. Şehirliler fesi, etrafına çember sararak giyerler.
Aba – Cebken: Siyah şayak kumaştan yapılmış, yakasız, kolları astarlı olduğu halde bedeni astarsızdır. Sağ ve sol tarafta birer cebi vardır. Kruvaze olarak sağ solun üzerine kapatılır. Genellikle soğuk havalarda yeleğin üzerine giyilir.
Yelek: Ön kısmı siyah şayak kumaştan dikilmiştir. Arka kısmı boydan boya astarlıdır. Yeleğin iç astarı karamandoladan olduğu gibi ipekten de olur. Yaka kısmında 12 cm. eninde sırma işlemeler vardır. Sol omuza yakın bir konumdan aşağıya doğru bir dizi düğme ile iliklenir. Bu düğmeler simetrik olarak sağda da bulunur. Kullanılan düğmeler siyah veya metalik beyaz renkte (gümüşten) olur. Kol altında cepler bulunur. Gömleğin üzerine giyilir.
Gömlek – Mintan: El tezgahlarında 1900-1909 yıllarında erkekler için

  1. Koluzobba denilen eriş ve arağazı ipek ve bürümcükle dokuma bir çeşit gömlek, yine yarım koluzobba yahut melez denilen ipeği az ve bürümcüğü fazla ikinci çeşit gömlek.
  2. Hilaliye denilen Çin pamuğu ve ayrıca ipek ve bürümcük karışık dokunan erkek gömleği.

Şimdi ise beyaz-siyah, siyah-beyaz çizgili bezden yapıldığı gibi, beyaz patiska, poplin veya ipekli kumaştan dikilen hakim yaka kolları manşetli bol bir giysidir. Yaka; boğaz üzerinde iki üç düğme ile iliklendiği gibi sol omuz üzerinde de iliklenir. Düğmeler siyah renktedir.
Zıpka (Zıvka): Siyah şayak kumaştan dikilmiş bir tür pantolondur. Bacak kısmı, bacağı saracak şekildedir. Ağ ve arka kısmı körüklüdür. Zıvkanın ek yerlerinde, bacağın ön ve arkasından aşağıya doğru 1 cm eninde kaytan işleme vardır. Uzun uçkur ile önden arkaya dolanarak bağlanır. Paça kısmında ayağın rahat geçmesi için yapılmış 10 cm. lik yırtmaç bulunur. Yırtmacın uçlarında uçkurlar bulunur. Bu uçkurlar bileğe bağlanır.
Çorap: Fildegoz dokunmuş, yünle örülmüş siyah, beyaz ve kahverengi çoraplar giyilir.
Çarık: Ayakkabı olarak yörede inek derisinden yapılan çarık giyilir. Çarıkların uçları sivri, boğazları açıktır.
Çizme: Yörede sabuk veya salenk olarak adlandırılır. Boğaz kısmı yumuşak deriden ve meşinden yapılan altı kösele alçak topuklu, ince dikimli ve sivri burunlu siyah bir çizmedir. Boğaz kısmı katlanarak da giyilir. Ayrıca yörede körüklü çizme de giyilir.
Kalçın: Üstüne başka bir şey giymek üzere abadan veya meşinden yapılan çizme şeklinde ayak giysisi. Bu giyildiğinde ayağa çapula giyilir.
Çapula: Deriden yapılmış burun kısmı mübalağalı şekilde kalkık yemeni giyilir. Demir ökçeli ve alt kısmı demir puntalıdır.
Kara Lastik: Trabzon lastiği adıyla bilinir. Kendinden topuklu, bir çok renk ve çeşidi bulunan lastik ayakkabı.
Kaloş: Tabanın temiz kalması için eskiden potin üzerine giyilen, terlik ayakkabı.
Potin: Konçları ayak bileğini geçen bağlı, düğmeli veya yandan lastikli ayakkabı, fotin.
cepken

TRABZON YÖRESİ ERKEK TAKILARI

Giysilerin üzerine sarılan veya takılan aksesuarlar; kuşak, kemer, hamayil, nuska, köstek, bıçak, yağdanlık ve kavlikten oluşur.
Kuşak: Bele desensiz büyük kuşak sarılır. Şaldan yapılan kuşağın uçları sarkıtılmaz. Silah kuşağın arkasına sokulur. Genelde şehirliler tarafından giyilir. Kuşağın uç kısımlarında hesap işi, gümüş kırma tekniğiyle yapılmış motifler bulunur.
Kemer: Yörede sırma silahlık, çerkez kemeri olarak da bilinir. Siyah deriden yapılan kemerin ön kısmında bıçakları koymak için üst üste dikilmiş kayış gözleri bulunur. Bu kemerde aşağıya doğru sarkan gümüş işli uçları vardır. Bu kemere silah, bıçak, av malzemesi, yağdanlık ve kavlik takılabilir. Yelek üzerinden bele bağlanır.
Hamayil: Gümüşten yapılmış nazar göz değmesin diye içine muska ve bazı ayetler koyulur. Üzerine çiçek, ay-yıldız, cami resimleri, padişah arması ve turası işlenen, sigara tabakası büyüklüğünde zarif bir kutudur. Hamayil, gümüş zincirle birlikte sağ omuzdan sol koltuk altında doğru çaprazlama asılır.
Nuska – Muska: Üçgen şeklinde olan nuska gümüşten yapılır. Üzerinde çiçek ve ay-yıldız gibi işlemeler bulunur. Boyuna gümüş zincirle asılır.
Köstek: Sol cebe konulan saate çok sayıda ince gümüş zincir bağlanır. Bu zincirlerin diğer uçları sağ üst yakaya tutturulur.
Bıçak: Üç çeşit bıçak vardır. Birincisi genelde horon oynayanların taktığı bıçak ki buna kama (gama) denir. Ucu sivri 25-30 cm. uzunluğunda, siyah bir kın içinde sol taraftan bele asılır. İkincisi aba üzerine sol omuzdan aşağıya doğru asılan ve hançer biçiminde olan bu bıçağa kara kulak veya pala denir. Oluklu ve tek ağızlıdır. Kama gibi kına koyulur. 50-60 cm. büyüklüğündedir. Üçüncüsü Sürmene bıçağı başka bir deyişle çift bıçak, bir kın içinde iki bıçak vardır, birincisi silah olarak kullanılan sivri bıçak diğeri ise gündelik olarak kullanılan bıçaktır.
Yağdanlık: Silah yağlamak için içinde yağ bulunan küçük bir kutudur. Kemere asılır.
Kav Torbası (Kavlik): Kav, ateş veya sigara yakmak için çakmak çakarak tutuşturulan maddedir. (Mantar kavı, bez kavı).Kavlik, sigara veya gerektiğinde ateş yakmak için içine kav, çakmak taşı, gazlı bez, pamuk ve çakmak konan siyah meşin, bezden bir torbadır. Kemere asılır.

Kaynak: https://trabzon.ktb.gov.tr/TR-57736/giyim-kusam.html

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir